Mutlu Pazarlaarrr...
Umarım gönlünüze göre dinlenebiliyor, keyif yapabiliyorsunuzdur.. Çok yoğun bir hafta geçirdikten sonra, üstelik te hava lodosa dönünce ve yağmur camlardan içeri girmeye çalışınca hiiiçç sokağa çıkmayı istemedik..
Bu hafta, mutfağımız kendi çapında bir rekor kırdı.. Tam 210 kişi İpeksi Tatlar pastalarından yedi.. Neyse, böyle anlatacağıma olaya başından başlayayım.... Hazır mısınız?
Geçtiğimiz haftalarda telefonum çaldı. Arayan yıllardır görüşmediğim, izini facebooktan bulduğum can dostum Ülker'di. Şakıyan sesi güzel bir süprizdi. Ama başka bir süprizi daha vardı. 1986 da doğduğunda gördüğüm kızı Sinem nişanlanıyordu.. Sinem o kadar minik o kadar minikti ki... Prematüre bir bebekti ve ikiz tekiydi. Kardeşi yaşam savaşını kaybetmiş olmasına rağmen Sinem 2 ay küvezde yaşayarak hayata tutunmuştu. Ben gördüğümde minicik bir bebişti.. Tırnakları ve kirpikleri yoktu. O miniş bebiş büyümüşte evlenmeye karar vermiş. Ülker, İpeekk bana yardım et diye telaş içinde bağırıyordu... Bu konuşmadan sonra geçtiğimiz hafta başında geldiler.. Gündüz, öğleden sonra Ankara'dan gelecek olan erkek tarafı güzel kızımız Sinem'i isteyeceklermiş. Akşam da nişan töreni yapılacakmış. Yani, iki ayrı pasta yapmamız gerekiyordu. İkramlıkların bir kısmını anneannenin kendisi ve dostları yapacakmış ama yine de kanepeleri ve çikolatalı tartoletleri hazırlamamızın ikramlıkları destekleyeceğini düşündük. Gündüz pastasını beyaz kekli, beyaz kremalı, ananas ve bademli yapalım ki hafif olsun, akşam nişan pastasını da çikolatalı ve frambuazlı yapalım yemek üzerine keyifle yensin dedik. İsteme faslında minik aşçımız Ebru da yardıma gidip servise ve ikramlara yardım etsin diye anlaştık. Akşam için yapacağımız pasta nişan tuvaletinin moruna uyacaktı. Ankara'ya gidecek olan erkek tarafını elleri boş göndermeyi istemedi Ülkerciğim. Onlara hediye etmek için bir kutu çikolata hazırladık. Güzelce kutuladık, süsledik..
Bunları konuşurken, ara ara birlikte çalıştığımız Mani'nin mutfağından aradılar. Bir düğün pastası yapılacakmış. yine cumartesi gününe.. vee 120 kişilik olacakmış. Pastanın içi için istenenler hiç te alıştığımız gibi değildi. Keki, ıslak browni gibi olacak, araya kayısı marmelatı ve çiğ krema konacaktı.... Görsel olarak ta beğendikleri güllü bir pasta vardı. Ama görselini beğendikleri pasta 3 katlıydı.. Kendi pastaları tek katlı yuvarlak bir pasta olacaktı. Diğerleri kolay servis edilecek şekilde dikdörtgen olarak hazırlanacaktı. Düğün sahibi İdil Hanım, pastayı yapacak olan kişiyle ki bu durumda ben oluyorum ;), birebir konuşmak istemiş. Telefonla görüştük. Pastada çiğ krema olamayacağını, güzel bir pastacı kreması yapsak ta yakışacağını söyledim. Kabul etti.. 2 gün sonra fikir değişti. Kek ıslak browniden, sacher torte tadına yani kuru pastaya geçti.
Bu pasta da belli olduktan sonra hummalı bir şekilde kekler pişmeye, pastaların üzerlerinin süsleri yapılmaya başlandı. Atilla, gülleri çalışmaya başladı. Farklı renkler hazırladık. En sonunda açık somon renginde karar kıldık. Ben, toplu ikramlarda kullanılacak minik gülleri yapmaya başladım. 60 tane hazırladım. Atilla da diğer gülleri yaptı..
Bu hummalı çalışmalar sırasında Mimarlık Haftası kapsamında ofis ziyaretleri sırası bu kez ETM Mimarlıktaymış. ETM Mimarlığın sahibi arkadaşım Etem, ikramlık konusunda destek istedi.. Bilin bakalım ne zamana??? o da cumartesi günü saat 12 ye.. Bu pasta hazırlıkları devam ederken ETM için elmalı kurabiye, tarçınlı sable kurabiye, kekikli, haşhaşlı, susamlı, çörekotlu tuzlular ve tam buğday unundan yapılmış peynirli poğaça hazırladık.
Pastalar cuma günü kremalandı, marmelatlandı ve şeker hamuruyla kaplandı. Mor pastamızın üzerindeki icing süslemeleri yapıldı. Güller bitti, bahar dalları ve çiçekleri yapıldı. İsteme pastasını tamamladık.
Kanepelerin içlerini hazırladık, elmalı kurabiyeleri, tuzluları ve diğer kurabiyeleri pişirdik.
Cumartesi sabahı, kanepe ekmeğini fırından sıcak sıcak alıp geldik. Önce poğaçayı pişirdik. Ebru kanepeleri süsledi. Biz nişan pastasını üst üste koyduk. Üzerinin çiçeklerini yaptık. ETM nin bütün ikramlıklarını kutuladık. Teslim ettik. Biten pastaları da kutuladık bir ara kutuları koymaya yer bulamayacak gibiydik.. Gözde'nin masasını kısa bir süre kullanınca kurtardık. 12 30 gibi Ülker ve eşi pastaları, kanepeleri, çikolatalı tartoletleri ve Ebru'yu alarak telaşla gittiler.. Bizde güllü pastamıza başladık. Onu da tamamladığımızda saat 14 30 du ve fotoğraf çekmek için bolca zamanımız kalmıştı.
Mani'nin mutfağından pastalarımızı almaya geldiklerindeki yüz ifadeleri bütün yorgunlukları aldı..
Bütün yorgunluğu Sinem'ciğimin "herşey muhteşemdi.. pastalar pasta değil sanat eseriydi ve üstüne üstlük hayatım boyunca yediğim en lezzetli pastaydı" sözü bütün yorgunluğumuzu aldı götürdü..
Sinemciğime de İdil Hanıma da bütün yaşamlarının çikolata tadında geçmesini diliyoruz...
Hediye çikolatalar...
Pesto soslu, cherry domatesli ve kurutulmuş domatesli zeytinli, peynirli kanepeler..
Dana jambon, peynir ve zeytin..
İsteme pastası.. Tam bir genç kız pastası.. İçi beyaz krema ve ananaslı..
Akşam yenecek olan nişan pastası.. Elbiseye uygun..
İdil Hanımın için Sacher Torte etkisindeki güllü pastası..
Herkese sunulacak kare pastalar..
Detaylar..
Minicik güller..
Mutlu ve tatlı kalın.. (evlenmeniz, nişanlanmanız şart değil.. :))) )